Eğitimci, örgütçü, yazar ve “Nuh’un Adamı” şiirinin şairi Enver Atılgan aramızdan ayrılalı 23 yıl oldu. O, 25 Ocak 1995’te bizleri bırakıp gitti, şimdi “keklik seken güzeller bağında”. İnsan sevgisini yüreğinde taşıyan hocamı saygıyla anıyorum. Immanuel Kant, “Aydınlanma nedir?” adlı yapıtında: “Bağımsız düşünen
İsa Tekin Sevgili Müslüm Üzülmez Abem, 02.11.2017 tarihinde imzalayıp gönderdiğin “St. Petersburg İzlenimleri Ve Dicle Vakitli Gecelerde Yazılanlar” kitabınız 09.11.2017 tarihinde elime geçti. Çok mutlu oldum ve zevkle okudum. Aslında okuduğum kitaplara yazı yazmayı beceremem. Ama bu kitabı okurken bende çok farklı
Murat Uyurkulak’ın TOL(1) romanını ikinci kez okudum. Roman, “Devrim, vaktiyle bir ihtimaldi ve çok güzeldi” cümlesiyle başlıyor. Bu güzel cümle beni alıp eski zamanlara götürdü. Çünkü bir zamanlar bende o çok güzel bir ihtimalin peşinden koşanlardanım ve hâlâ hayat denilen şeyin; umut,
Hastayım, farenjitlerim azmış. Evde televizyon karşısında bulunan bir kanepeye uzanmış uyku ile uyanıklık arasında gidip geliyorum. Televizyon haberleri veriyor. Haberler arasında bir ara Amedspor Kaptanı Şehmus Özer’in bir trafik kazasında yaşamını yitirdiğini duyar gibi oluyorum. Ter içindeyim, gözlerim kapalı uykuda mıyım uyanık
Uzun bir sessizlik döneminden sonra üzerinde tortulanmış tabuları yıkarak kendisine konuşma alanı açan Ermeniler ve sorunları, son yıllarda yerel tarih çalışmalarıyla, insana insanlığını daha içten hatırlatan hikayelerle görünür olmasını sürdürüyor. İsmail Beşikci Vakfı Yayınları’ndan çıkan yazar Müslüm Üzülmez’in “Ergani Tarihinin Saklı Sayfası:
“Bazen diyorum ki; ne olacak söyle gitsin.Sonra diyorum; söyleyince ne olacak, sus bitsin.” -Cemal Süreya Bir tesadüf sonucu Bilim Etiği Günü adlı bir kitapçık elime geçti. İlginç ve öğretici olduğu için zevkle okudum. Emeği geçenleri kutluyorum. Kitapçığın yayım tarihi biraz eski. İstanbul
Aziz Tekinİstanbul-BİA Haber Merkezi Artık susmanın çok iyi olduğunu düşünüyorum.Zira kelimeler insanın duyduğu şeylerin hepsini anlatmaya yetmiyor.Yetersiz artık kelimeler…Andrei Tarkovsky’nin Ayna filminden Uzun bir sessizlik döneminden sonra üzerinde tortulanmış tabuları yıkarak kendisine konuşma alanı açan Ermeniler ve sorunları, son yıllarda yerel tarih
Müslüm Üzülmez’in ‘Ergani Tarihinin Saklı Sayfası Ermeniler’ kitabı İsmail Beşikci Vakfı Yayınları tarafından yayınlandı. Kendisi de Erganili olan Üzülmez kitabında, Diyarbakır’ın Ergani ilçesi ve çevresindeki Ermenilerin 1915’ten önce ve sonra yaşadıklarını ele alıyor. Ağırlıklı olarak sözlü tarih çalışmasına dayalı olan kitap, Ergani
(Anlatıcı Müslüm Üzülmez’dir) Tarihi Ergani’de, yani yüz yıl öncesinde, aile büyüklerimin anlattıklarına göre, Zülküf/Makam Dağı’nın tüm çevresi tarla, bağ ve bahçeymiş ve bunların çoğu da Ermenilere aitmiş. Tarla, bağ ve bahçelerde toprak kaymalarını önlemek ve yamaç eğilimlerini düzleştirmek için seki denilen taş
Müslüm Üzülmez’in çalışmasında Ergani/Osmaniye (Diyarbekir) kasabasında 1915 öncesinde Ermenilerin durumu, 1915’teki katliamlar ve eski kasabanın harabeye dönüşünü anlatıyor. Üzülmez, kanlı süreci anlamaya ve tarihin getirdiği acılarla yıllanan yaşlı bir dağın yamacında kurulu şimdilerde ise harabeye dönmüş eski kasabanın gölgesinde yitik zamanın peşinde