“İyi bir düzen olsaydı dünyada,Doğru tartılsaydı insan onuru,Dünya sevilen dünya olurdu.Erdemli insanlar kalmazdı bir köşede.” -Ömer Hayam İnsan neden acı çeker? Bence insan bedeninde, yüreğinde ve vicdanında acıyı hissettiğinde, acı çeker. Eğer bir insan sosyal, siyasal, ahlâkî, dinî değerlerini yitirmişse, dünya yansa
Abdurrahman ÜzülmezTarih Bilim Uzmanı Çayönü’nden Ergani’ye Uzun Bir Yürüyüş adlı oylumlu kitabınızı okudum ve çok heyecanlandım. Bu çalışmayı yaptığınız için Erganililer size minnettar kalacaktır. Ayrıca ekonomik olarak gücünüzü zorlama pahasına yaptığınız bu işten dolayı, cesaretinize hayran kalmamak mümkün değil. Kitabın çeşitli yönleriyle
“Ve İsa halkı yanına çağırıp onlara dedi: Dinleyin ve anlayın; ağza giren insanı kirletmez; fakat ağızdan çıkan şeydir ki, insanı kirletir.”-Kitabı Mukaddes, İncil, Bap 15/10, s: 17. Her şey bir lokma için, nedir bu boğazın elinden çektiğimiz? Başta gelen temel içgüdülerimizden biridir
Eskiden yemeklerimiz kışın aralık’ta bulunan kara ocak’ta pişirilirdi. Köylerde ve bazı evlerde halen de pişirilmektedir. Yazın da, evimizin önünde kozik dediğimiz yığma taşlardan veya kerpiçten etrafı çevrili ocakta pişirilirdi. Ve en önemlisi, ekmeklerimiz ocak üzerinde sac’da pişirilirdi. En çok yediğimiz ekmek olduğundan,
Hz. Muhammed; “Az kaldı yoksulluk küfür oluyordu” diyor. Neden acaba? Yoksulluk, ülkelerin en önemli toplumsal sorunlarından biridir. Çok haklı olarak, Konfüçyüs; “İyi yönetilen bir ülkede, fakirlik utanılacak bir şeydir. Kötü yönetilen bir toplumda, utanç verici olan zenginliktir” demektedir. Bugün, açlık genellikle yiyecek
Tüketim, toplum hayatının ve bunun yanında ekonomik faaliyet alanının en kapsamlı ve en karmaşık yanlarından birini oluşturmaktadır. Einstein her ne kadar; ” Çağımızda bir önyargıyı ortadan kaldırmak, bir atomu parçalamaktan daha zordur ” diyorsa da, ekonomik ve sosyal ilerleme, gelişen teknoloji, artan
Yerel yönetimler ile insan onurunun temelini oluşturan insan hakları arasında önemli bağlar bulunmaktadır. Farklı etnik, toplumsal ve ekonomik köken ve geleneklerden insanların her gün birlikte yaşadıkları, çeşitli ihtiyaç ve beklentileri farklı olan insanların karşılıklı yerel düzeydeki haklarını koruyacak ve geliştirecek olan yerel
Sürdürülebilir Kalkınma, günümüz insanlarının ve gelecek nesillerin, daha sağlıklı ve kaliteli bir yaşam sürdürmesi ve refah içinde yaşanması için; daha yeşil ve daha temiz bir dünyada yaşama hakları olduğu bilinci ile bugün varolanın aynen ya da iyileştirilerek geleceğe aktarılmasıdır diyebiliriz. Bu tanım
Her gece yıldızların çok parlak olduğu bir yerde doğdu, her gece parlak yıldızları seyrederek büyüdü. Sonra ona da günün birinde yol göründü. Onun için “Uzun Bir Yürüyüş” başlıyordu, Çayönü’nden Ergani’ye… Şimdi geceleri göğünde yıldız görünmeyen bir yerde yaşıyor. Belki de bu yüzden
Enver Yorulmaz Uzun süredir büyük bir sabır ve metanetle, Ergani’yle ilgili bilgi, belge ve her türlü dökümanı toplayıp ayrıntılı bir yapıt hazırlamanın yoğun çalışmaları içersine giren değerli araştırmacı Müslüm ÜZÜLMEZ, nihayet 767 sayfadan oluşan ve Ergani’yle ilgili adeta ansiklopedik yazılar içeren; “ÇAYÖNÜ’NDEN